Üniversitemiz hakkında ilk makalemizi ben ele almak istedim. Bu konuda sıkça yazacağız zaten, gerek ben gerekse diğer yazar arkadaşlarımızla birlikte. Tokat ve üniversite birleşiminden oluşan sayfamız genel itibari ile sorunlarımıza değindiğimiz geniş çaplı bir platform olacak, bunu bir önceki yazılarımda da dile getirdim sık sık söylemekte yarar var sanırım.
Neyse, gelelim Gaziosmanpaşa Üniversitesi ve üniversitemizin eksikliklerine. Bu konuda paylaşacak ve dert yanılacak o kadar çok şey var ki! Hangisinden ya da hangilerinden başlamalıyım diye düşünüyorum günlerdir. Not ediyorum, biriktiriyorum. Bu makalede sadece yüzeysel olarak değineceğim, ilerleyen günlerde bu konuları ayrı ayrı en geniş kapsamıyla ele alacağım zaten.
Ücretli öğrenci taşıma servisleri
Öncelikli olarak üniversitemiz " ücretli öğrenci taşıma " servislerinden bahsetmek istedim. Bu konunun önemine sanırım en etkili biçimde şu söylemle dikkat çekebilirim: " hangi öğrenci arkadaşımıza sorarsanız sorun, mutlaka bir kaç öfke dolu söz belirtecektir sizlere! " Böyle işte, üniversitemiz öğrencisi olan hemen herkes oldukça sıkıntı çekiyor yolculuk esnasında. İlk olarak; ücretlerin normalin üstünde olmasından başlayabiliriz. Gerçekten de 15 dakikalık yol için kayda değer ve öğrenci milleti açısından sıkıntılı bir miktar. Düşünsenize günlük 1.25 TL yani aylık 50 TL... Devletin verdiği 240 TL'lik burs/kredi miktarlarının neredeyse 5'te 1'i ulaşıma gidiyor. Miktardan sonra geleceğim ikinci önemli husus ise; şoförlerin saçma tavırları, ilgileri, söylemleri... Bu konuda en çok şikayetçi olan kişi sanırım benim, öyle sıkıyor ki canımı bu durum sık sık tartışmaya giriyorum/girmek istiyorum otobüs şoförleri ile. Üniversite yönetimine yazmadık dilekçe bırakmadık, etmedik şikayet bırakmadık ama hala aynı, tek bir değişiklik yok. Böyle insanların üniversite kapısından her ne şekilde olursa olsun geçmeleri de bir acayip geliyor bana. Bu konuda hemen her gün onlarca olay yaşanıyor, burada anlatmaya değer... Bunlara da yeri geldikçe değineceğim...
Engelli arkadaşlarımızın sıkıntıları
Evet! Bu konuda da en büyük şikayetçilerden biriyim sanırım. Görme engelli kardeşlerimiz için bir çok kez fakültemiz dekan sekreteri ya da diğer ilgili isimlerle görüştüm ancak ne yazık ki bu durumda bir türlü çözüme kavuşamadı. Görme engelli arkadaşlarımız en basitinden derslerinde ya da sınavlarında bir çok sıkıntı ile boğuşuyor. Derslerine çalışabilmeleri için, onların durumları itibariyle ihtiyaç duydukları gerekli araç ve gereçler üniversite yönetimi tarafından karşılanmıyor. Kendi başlarına bir şeyler yapmaya bırakılmışlar. Sıkıcı bir durum... Mesela kitapları sesli olması gerekiyor onların, ancak tüm ders kitaplarımız belirli hocalarımızın kitapları olduğu için sadece kağıt üzerinde basılıyor ve bu tip durumlarda hiç bir işe yaramıyorlar, yine çıkar meselesi gördünüz mü? Para burada da karşımıza çıkıyor... Öte yandan bu arkadaşlarımız için hiç bir pratik yöntem üretilmemiş. Örneğin; ders gördükleri sınıf ya da anfiler en üst katlarda, ilk katlarda o kadar boş ortam durur iken... İki arkadaşımız kendi yaşadıkları sorunları kendi kalemleriyle ele alacaklar zaten, fazla uzatmaya gerek yok bu bakımdan. Bir sonraki eksikliğe geçebiliriz yani...
Çeşitli sergi ya da etkinlikler
Öyle bir durum ki; siz sınıfta ders işliyorsunuz ve fakültenin orta yerinden bir müzik sesi yükseliyor. Ne garip, değil mi? Ya da ne saçma! Böyle bir şey olamaz arkadaşlar, tamam iyi hoş ancak bunu daha müsait bir zamanda neden yapmazsınız be kardeşim? Millet ders mi işlesin, müzik eğitimi alan ( müzisyen arkadaşlarımıza kızmıyorum burada, yanlış anlaşılmasın; onlar görevlerini gayet iyi bir şekilde yerine getiriyorlar, tebrik ediyorum onları da bu arada... ) arkadaşlarımızın performansına mı kulak versin, anlayabilmiş değilim. Bu durumda olabildiğince can sıkıcı.
Şimdilik bu üç sorun ile cebelleştim kendimce. Dahası var mı diye sorarsanız, olmaz mı? Dahası var da bunları yazmak için ayrıca konu başlıkları açmam gerekiyor. Bir sonraki yazılara kısmetmiş onlar da...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder