Geyik komutasında Arslan ordusu mu,
Arslan komutasında Geyik ordusu mu?
582-602 yılları arasında Doğu Roma’da (Bizans) imparator olan Mavrikios’a atfedilen Strategikon isimli kitap, bir savaş stratejileri kitabıdır. Aralık 2011’de Kırmızı Kedi yayınevi tarafından yayınlandı.
İmparator Mavrikios iktidar döneminin ilk on yılında Doğu’da Perslere (Sasaniler), son on yılında ise Batı’da Slavlara ve Avarlara karşı savaşmış. Kitapta anlatılan stratejilere, yazarın kendi kişisel tecrübesinin de önemli bir katkısının olduğunu göz önüne almakla beraber, Strategikon’a, Ön Asya’da ve Akdeniz’de yaşamış olan Hititlerden Mısır’a, Antik Yunandan Pers dünyasına ve Roma’ya kadar tüm uygarlıkların ortak bilgi birikimi olarak bakmak daha doğrudur.
Strategikon’da anlatılan stratejilerin önemli bir kısmının Kadim Çin’in askeri klasiklerinde yer alan savaş sanatına ilişkin görüşlerle kayda değer bir benzerlik taşıması da bir başka önemli noktadır.
Bugün için daha önemlisi şudur: Strategikon’daki “komutan” veya “General” sözcüklerinin yerine, “lider”, “siyaset adamı” veya daha geniş anlamda “yönetici” sözcüklerini koyun ve günümüzde her alanda yaşanan mücadeleler ile ilgili olarak düşünün;
Bugün için alınacak çok ders olduğunu göreceksiniz. İşte o dersler:
KOMUTAN İÇİN GENEL TALİMATLAR
“ – Komutanın mizacı kuşkusuz askerlere de tesir eder. Eskilerin bir sözü vardır: Bir geyik komutasında Aslan ordusundansa, bir Aslan komutasında geyik ordusuna sahip olmak daha iyidir.
“ – General çok önemli harekâtları yürütürken, yapılan işleri kendine yediremeyip bir köşeye çekilmek yerine, askerleriyle birlikte işe koyulup elinden geldiğince çaba sarfetmelidir. Bu davranış, askeri, sırf mahcubiyetten bile olsa komutanlarına karşı daha itaatkâr olmaya itecek ve asker işine dört elle sarılacaktır.
“ – General askerleri gibi sade ve basit bir yaşam sürmeli; onlara karşı babacan bir tavır sergilenmeli; emir verirken nezaketi elden bırakmamalı; her fırsatta nasihat vermeli ve onlarla önemli meseleleri kişisel olarak tartışmalıdır. Askerlerin güvenliği, maaşları ve yiyecekleriyle bizzat ilgilenmelidir. Bunlar yapılmadan bir Ordu’da disiplini sağlamak imkansızdır.
“ – Haklı bir dava uğruna savaşılmalıdır.
“ – Savaş zamanı General, kendi payına düşenden fazlasını yapmalı ve kendi payına düşen kazançtan daha azını almalıdır. Bu şekilde itibarı artar ve herkesin sevgisini kazanır.
“ – İyi bir General, tehlikeli ve sonucu belirsiz savaşlara isteyerek girmez ve askeri tehlikeye atarak harekât düzenleyen ve parlak başarılarından ötürü takdir edilen komutanlara öykünmeye kalkmaz. İyi bir General, düşmanın hareketini kollayarak kendini emniyete alır ve hiçbir zaman istemediği durumlara düşmez.
“ – General, o gün yapması gerekip de atlamış olabileceği ve ertesi gün yapmak zorunda olduğu şeyler üzerine düşünmeden uykuya dalmamalıdır.
“ – General her zaman, ama özellikle savaş sırasında kendine hakim olmak zorundadır.
“ – General, her subay ve askerin eğitimleri ve yatkınlıklarını öğrenirse, her birine ne görev verilmesi gerektiğini daha iyi bilir.
“ – Savaş zamanı neyin yararlı olduğunu anlamanın en iyi yolu şudur: Bizim lehimize olan şey düşmanın aleyhinedir, keza düşmanın yararına olan şeyde tam tersine askerlerimizin zararınadır. Düşmanın yapacağı hiçbir şeyi yapmamak, ya da düşmanın kaçınacağı hiçbir şeyden kaçınmamak çıkarımızadır.
“ – Akıllı bir komutan, eline gerçekten bulunmaz bir fırsat ya da üstünlük geçmediği sürece düşmanla meydan savaşına girmez.
“ – General, adamlarını savaşa sürerken neşeli bir görünüm sergilemeli, her ne olursa olsun üzüntülü görünmekten kaçınmalıdır. Askerler kendilerini neyin beklediğini genelde generalin yüz ifadesine bakarak tahmin ederler.
“ – Komutan, adamlarına karşı yöneltilen suçlamaları soruştururken acımasız ve titiz, ama cezalandırırken merhametli olmalıdır. Bu irade sayesinde onların sevgisini kazanır.”
2000 YILIN DERSİ
Roma İmparatorluğu, Batı ve Doğu’yu birlikte düşünürsek yaklaşık iki bin yıl sürdü.
Bir devleti bu kadar uzun yaşatan hiç şüphe yok, sahip olduğu birikimdir. Strategikon bu önemli konuya açıklık getiriyor.
Ve tekrar söyleyelim: Kitabı bugün için okumak gerekiyor.
Arslan komutasında Geyik ordusu mu?
582-602 yılları arasında Doğu Roma’da (Bizans) imparator olan Mavrikios’a atfedilen Strategikon isimli kitap, bir savaş stratejileri kitabıdır. Aralık 2011’de Kırmızı Kedi yayınevi tarafından yayınlandı.
İmparator Mavrikios iktidar döneminin ilk on yılında Doğu’da Perslere (Sasaniler), son on yılında ise Batı’da Slavlara ve Avarlara karşı savaşmış. Kitapta anlatılan stratejilere, yazarın kendi kişisel tecrübesinin de önemli bir katkısının olduğunu göz önüne almakla beraber, Strategikon’a, Ön Asya’da ve Akdeniz’de yaşamış olan Hititlerden Mısır’a, Antik Yunandan Pers dünyasına ve Roma’ya kadar tüm uygarlıkların ortak bilgi birikimi olarak bakmak daha doğrudur.
Strategikon’da anlatılan stratejilerin önemli bir kısmının Kadim Çin’in askeri klasiklerinde yer alan savaş sanatına ilişkin görüşlerle kayda değer bir benzerlik taşıması da bir başka önemli noktadır.
Bugün için daha önemlisi şudur: Strategikon’daki “komutan” veya “General” sözcüklerinin yerine, “lider”, “siyaset adamı” veya daha geniş anlamda “yönetici” sözcüklerini koyun ve günümüzde her alanda yaşanan mücadeleler ile ilgili olarak düşünün;
Bugün için alınacak çok ders olduğunu göreceksiniz. İşte o dersler:
KOMUTAN İÇİN GENEL TALİMATLAR
“ – Komutanın mizacı kuşkusuz askerlere de tesir eder. Eskilerin bir sözü vardır: Bir geyik komutasında Aslan ordusundansa, bir Aslan komutasında geyik ordusuna sahip olmak daha iyidir.
“ – General çok önemli harekâtları yürütürken, yapılan işleri kendine yediremeyip bir köşeye çekilmek yerine, askerleriyle birlikte işe koyulup elinden geldiğince çaba sarfetmelidir. Bu davranış, askeri, sırf mahcubiyetten bile olsa komutanlarına karşı daha itaatkâr olmaya itecek ve asker işine dört elle sarılacaktır.
“ – General askerleri gibi sade ve basit bir yaşam sürmeli; onlara karşı babacan bir tavır sergilenmeli; emir verirken nezaketi elden bırakmamalı; her fırsatta nasihat vermeli ve onlarla önemli meseleleri kişisel olarak tartışmalıdır. Askerlerin güvenliği, maaşları ve yiyecekleriyle bizzat ilgilenmelidir. Bunlar yapılmadan bir Ordu’da disiplini sağlamak imkansızdır.
“ – Haklı bir dava uğruna savaşılmalıdır.
“ – Savaş zamanı General, kendi payına düşenden fazlasını yapmalı ve kendi payına düşen kazançtan daha azını almalıdır. Bu şekilde itibarı artar ve herkesin sevgisini kazanır.
“ – İyi bir General, tehlikeli ve sonucu belirsiz savaşlara isteyerek girmez ve askeri tehlikeye atarak harekât düzenleyen ve parlak başarılarından ötürü takdir edilen komutanlara öykünmeye kalkmaz. İyi bir General, düşmanın hareketini kollayarak kendini emniyete alır ve hiçbir zaman istemediği durumlara düşmez.
“ – General, o gün yapması gerekip de atlamış olabileceği ve ertesi gün yapmak zorunda olduğu şeyler üzerine düşünmeden uykuya dalmamalıdır.
“ – General her zaman, ama özellikle savaş sırasında kendine hakim olmak zorundadır.
“ – General, her subay ve askerin eğitimleri ve yatkınlıklarını öğrenirse, her birine ne görev verilmesi gerektiğini daha iyi bilir.
“ – Savaş zamanı neyin yararlı olduğunu anlamanın en iyi yolu şudur: Bizim lehimize olan şey düşmanın aleyhinedir, keza düşmanın yararına olan şeyde tam tersine askerlerimizin zararınadır. Düşmanın yapacağı hiçbir şeyi yapmamak, ya da düşmanın kaçınacağı hiçbir şeyden kaçınmamak çıkarımızadır.
“ – Akıllı bir komutan, eline gerçekten bulunmaz bir fırsat ya da üstünlük geçmediği sürece düşmanla meydan savaşına girmez.
“ – General, adamlarını savaşa sürerken neşeli bir görünüm sergilemeli, her ne olursa olsun üzüntülü görünmekten kaçınmalıdır. Askerler kendilerini neyin beklediğini genelde generalin yüz ifadesine bakarak tahmin ederler.
“ – Komutan, adamlarına karşı yöneltilen suçlamaları soruştururken acımasız ve titiz, ama cezalandırırken merhametli olmalıdır. Bu irade sayesinde onların sevgisini kazanır.”
2000 YILIN DERSİ
Roma İmparatorluğu, Batı ve Doğu’yu birlikte düşünürsek yaklaşık iki bin yıl sürdü.
Bir devleti bu kadar uzun yaşatan hiç şüphe yok, sahip olduğu birikimdir. Strategikon bu önemli konuya açıklık getiriyor.
Ve tekrar söyleyelim: Kitabı bugün için okumak gerekiyor.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder